Sunday, November 20, 2011

holy monday!

abartıp thanks god it is monday moduna girmiyorum, ne de olsa o bir pazartesi, pazar sabahlamalarımın sebebi, dolayısıyla bir çok insan gibi ben de pazartesilerle aramın iyi olduğunu söyleyemeyeceğim. 

şöyle başlayayım ki, aşağıda pek taze opernhausdaki operalardan birinin bilet fiyatlarını ve kaçının satıldığını görüyorsunuz.



270 frankla 38 frank arasında değişiyor biletler, ve neredeyse hepsi tükenmiş durumda... kapış kapış gidiyor yani biletler... bir de hani bizde derler ya, aah ahh azizim eskiden beyoğluna en yeni en şık giysilerimizle giderdik diye... burada da insanlar opera binasına en yeni en şık kıyafetleriyle gidiyorlar önünden geçerken kendimi sürekli paçoz hissediyorum. bu ise konudan alakasız.

tamam bizde de tiyatro için olmasa bile opera bale gibi etkinlikler için insanlar daha bir özenerek gelirler ama burası başka.. verdikleri bilet parasından dolayı olabilir. 

ikiyüz frank on saatlik çalışma ya da bir haftalık harcama demek sıradan bir öğrenci için. yani öyle bizdeki gibi bir paket sigara ya da iki bira içmeyi ver kardeşim şeklinde insanları motive edemiyorsunuz.

ha buna karşılık, muhtemelen burada çalışan insanlar bizdeki gibi sürünmüyorlar, insan gibi yaşıyorlardır -sanırım-.

tiyatrolar ise kısmen daha ucuz.

sinemalar biraz daha ucuz..

müzikal gibi tamamen özel etkinlikler ise almış başını gitmiş fiyat konusunda.. artık ilgilenmiyorum

holy monday diyordum... kutsallığı paskalyadan değil etkinliklerdeki indirimden geliyor benim için. 

sinemalar indirimli, ve dahası schauspielhaus daki oyunlar yirmi frank! hatta büyük salonda arkada oturmaya razıysanız 10 frank. gayet makul yani

ayrıca daha bir sürü özel tiyatro var tabiki de, sadece demin oyunlara göz gezdirirken aklıma geldi bahsetmek. 




No comments: