Monday, November 21, 2011

eko tv

yıllar yılıdır böyle ara ara kendimi şu son giden i söylerken buluyorum mor ve ötesi'nden. beynime mi işlenmiş yoksa seviyor muyum karar veremedim...

şimdi için öyle diyemesem de, eskiden -sanırım eko tv zamanları bu eski tanımı-, çok severdim mor ve ötesini, özellikle bu şarkıyı, sabahın köründe li şarkıyı, ve ilk damla düştü lü yü.



hayır, şarkıların adlarına bakamayacak kadar tembel değilim, sadece ben hafızası böyle olan bi insanım. şarkıların adlarını bilmedim bilemeyeceğim, şimdi buradan bilirmişim gibi davranmama gerek yok, di mi?

hatta sırf bu isim kıtı hafızadan dolayı, sabahları uyanmışken rüya gördüğüme inandı insanlar. her sabah aynı saatte ki o saat bizim sevgili servisin gelme saati oluyordu, aynı süper şarkı tvde çıkıyordu ama ben kapıda ayakkabılarımı giyiyor ya da toparlanıyor falan oluyordum ve her seferinde "o süper şarkı yine çıktı, şöyle böyle animasyonlu klibi var biliyor musun kimin"  gibi sorular soruyordum etraftakilere ama nafile. sadece ben denk geliyormuşum...

ve yıllar sonra (çok mu dramatik bir kalıp bu "yıllar sonra"?), youtube un hayatlarımızda yerini almasıyla yüce bir bilgiye ulaştım (muhtemelen şans eseri).  meğersem mete özgencilin şahane bir albümü ve daha da şahane şu şarkısı varmış. bir şeyi yıllarca aranıp bulunca insan huzura eriyormuş gerçekten, haha




dünya beş dakika sonra benim olmasa da beş dakika sonra çıkmazsam filme geç kalıyorum, puyyyyff



pazartesi demişken, şu http://www.project21.ch/ in de bazı pazartesileri ücretsiz film gösterimleri var StuZ2 da... evet, pazartesileri çalınmaması gereken bir gün

No comments: