Thursday, March 11, 2010

mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır

bizim buradaki mart kapıdan bile baktıramadı, hala kar yağıyor. ve ben hala sevemiyorum bu karlı havaları




 şu arabanın/aracın da hastasıyım.


Saturday, March 6, 2010

belki varsın, belki yoksun..


milliyetçiliğim tutuyor işte a canlar bazen, tükkanın vitrininde şunu gördüm diye heyecan yapıyorum. pahalı değil mi yanlız biraz? çok bilirmişim gibi tr fiyatlarını :) bir ara kardeşin gitarı için yağ mağ vs bişeyler soruşturmuştum, o iddia ediyordu ki zürihte daha ucuzdur, bulamadım lakin onun istediklerinin hepsini. ben de hiç birini almadım (saçmalamışım, şimdi farkettim) neyse taksimde biz bununla dolanırken girdik bir yere verdiği listenin olanlarını daha ucuza almıştık.








bir de burda şöyle birşey var, var ama depoda diyip üç gün beş gün hatta bir kaç hafta bekletiyorlar. bir garip.. tamam bu müzik aleti zımbırtısı için değil , mesela bu kardeşin istediklerinden birini ertesi gün getirebileceklerdi ama bir kaç defa bilgisayar parçası alayım dedim (böyle yazından araba parçası etkisi bıraktı bende:) ) iki hafta bekle dediler, ertesi gün uçuyorum parayı bastırayım vs.. bir işe yaramadı, zira depoları dükkan ile aynı şehirde değilmiş. bence aynı ülkede dahi değil, iki hafta diyor ya, adam bildiğin fabrikasından tek tek getirtiyor sanırım.. paraya tok adamla iş yapmak zor azizim..



bugün varsın, yarın yoksun
kocaman bir çığlık olsun
bilen bilsin, duyan duysun
benim derdim, senin olsun

bir de şu mor ve ötesi takıldı dilime sokakta tramvayda şakımamak için zor tuttum kendimi, nerden estiyse..
"cam gibi bi büyük öfke"
içimdekin tarifi bu aslında, ordan esti demek..
.