bilinciminaltı gayrimin şuuru

bilinçaltı ve en olmadık anda hatırlattıkları garip değil mi? bugün kendisi bana farkettirdir ki benim de duymaya tahammülümün olmadığı şarkılar varmış,kötü zamanların arka planı olmuş olan ama o sırada farketmediğim.  koyverip gidiverebiliyormuşum o vakit. allahtan modası geçti şarkının, ve allahtan ben o şarkıyı aslında hiç duymayacağım bir yerdeyim. sadece youtube daki playlistlerin altından sinsice, anlamsız ve alakasızca hortlayıverebilirmiş kırkyıld bir.

oysa bahar kokusundan evimi hatırlatmana, ya da farkında olmadan aşırmış olduğum ve yıkanmış olmasına rağmen elime her geçtiğinde ben onun o tshirt olduğunun farkına varmadan bana anne kokusunu hatırlatmana falan itirazım yok da, şarkı olayı kötüymüş.






http://fizy.com/#s/1l8hcw

resmi de guugıl verdi..

1983..1984..1985..

kimin afişi neyin bilmiyorum, galiba adı 100 besten plakete olan bi kitapta görmüştüm. geçen gün konuşuyorduk, mesela 1984 ellilerde mi altmışlarda mı ne yazıldı. sene 2010 ve az biraz ötedeki gelecek orada yazıldığı gibi olmak üzere..



bir de alakasız...umut mudur tüketen insanı??.. olma ihrimali çok düşük ama işte yine de içerdiği o küçücük olasılık/umut uğruna beklemek, beklemek, beklemek,...

bir de insanı aptal yerine koymasan be isviçre?

buradaki posterler ciddi biçimde rahatsız ediyor aslında beni. hadi svp ninkilere adamlar zaten milliyetçi, hatta ırkçı tutucu dolayısıyla kaale almaya değmez diye görmezden gelebiliyorum biraz olsun ama özellikle eth nın her tarafında ve tabiki şehirde orada burada rasladığım şu posterler biraz can sıkıcı olmaya başladı.

her taqrafta adamın karşısına çıkan bu posterlerin integrasyonla tam olarak alakasını kurabilen pek yok. yabancılar arasında sevilmedi, isviçrelilerin yorumunu bilemicem. tamam integrasyon gerekli de insancıl bi şekilde yap be gülüm isviçre böyle adamı

bir de gözüme takılan bir nokta, acaba bu dillerin (tercümeler)(almanca dışında) bu kökenli kişilerin genel hatalarıyla orantılılı bir genelleme yapılarak mı sıralanmış?


ha şimdi ben bunu dedim diye tüm uyum kampanyaları böyle sanılmasın. sadece poster olayı beni rahatsız ediyor ciddi derecede. uyum saplamamı değil gereksiz milliyetçilik ya da anti-swiss hareketlerde bulunma isteğimi arttırıyor. tabi ki güzel  şeyler de oluyor, misal almanca kursları göçmen bürosunun pek ucuz, güzel de olduğunu söylüyorlar başlangıç seviyesindekiler için. ya da ilk gelip kreisbüro ya kaydını yaptırınca sana kendi dilince "isviçreye giriş" misali bir kitapçık yolluyorlar, etkinliklerden haberdar ediyorlar, "yeni başlanyanlar için zirih/basel/vs.." toplantıları düzenliyorlar.. aklıma gelmedi başka ne yapıyorlar, bana bu kadarını yaptılar en azından :) gerçi o almanca kursuna da gidemedim c1 için yok, başlangıç düzeyinde sadece o kurslar

*resimlerin kaynağı burası: http://www.medien.zh.ch/internet/sk/de/mm/2010/127.html

bir kedi gördüm sanki?

hehe ..


sirkten kaçan (?!!) fil zürih sokaklarında geziye çıktı, o da yetmedi gölde yıkandı, ve kimse de oralı olmadı. gerçi dersteyken iki defa da develer geçmişti sınıfın önünden..hayat ne garip vapurlar develer filler falan...

ekstrası burda olmadı şurda
.