geldiğim noktada sevmediğim diğer bir konuda hep şikayette bulunmam. oysa o kadar da kötü bir yer değil isviçre. benim açımdan yanlış zamanda bulunmak zorunda olduğum bir yer olması biraz çekilmez yaptı sanırım.
son bi kişisel noktaya değinmek istiyorum yanlız: 2010 dünya basketbol şampiyonası gönüllülük başvuruları diye birşeyden bugün haberim olduğu için çok çok ,anlatamayacağım kadar çok pişmanım. uzakta olmak normalde takip ettiğin konulardan da uzaklaşmana neden olabiliyormuş. of ki ne off.. bilet de alamıyorum zaten sinir oldum. onu da kaçırmışım. en son sınavlardan önce bakmıştım ne alemde bu olay diye, sonra tehheeeyy dünyam sersem oldu zaten o vakitten sonra. şimdi rahatlayınca tekrar aklıma geldi fakat çok geç kalmışım...
neyse, maddelerle isviçre dersek eğer:
- çok para kazanılıyor burada!
- heidiii, heiiiidi, deine welt sind die beeeergen!
misal anlattım mi bilmiyorum, bir ara welness weekend düzenlendi kış vakti. yani bana göre kış, onlara göre sonbahar. ben sandım ki welness, gideceğiz hep beraber sauna kaplıca falan böyle relax duruma geçilecek.. olay o değilmiş tabi, akşam buluşuluyor, bir yerlerde tanışma ısınma babında bişeyler içiliyor, sonra hayde babam dağın tepesine gece vakti tırman. tamam gerçi hard hiking değil, kolaycasından. ama bu kolayca isviçreliye göre kolayca ,ayrıca gece vakti hiçbir orman kolay yürüyüş parkuru değildir benim gözümde. sabah kahvaltı sonrası kaplıcalara geliniyor sızmayanlar kaplıca nimetlerinden faydalanıyor, sonra yine sportif bişeyler vardı da unuttum..
demin anlamıyorum dedim de esasında öyle değil, anlıyorum. isviçrenin en büyük şehri zürih. ve istanbuldan ankaradan ya da avrupadaki diğer büyük şehirlerden gelenler için dayanılmaz derecede küçük bu enbüyükşehir. ve köyüne gitmeyi geçtim diğer orta veya küçük boydaki şehirlerinde hayat yok. sağından solundan böyle duvar gibi bi dağ tepe yükseliyor genelde. aktivite olarak da dağı kullanıyor adamlar. isviçreyi isviçreliliği anlayınca normal geliyor yaptıkları. hep benim hayatım mükemmel, kültürüm şahane diye diretmenin anlamı yok, yeni yer yeni kültür değişik hayatlar vs..
- bi kilo elma ile bir ananas aynı fiyata
ama egzotik yemekler yapmak için marketleri şahane kaynaklar. seviyorum ,türkiyede egzotik antik kuntik gıda zor bulunuyor, çok pahalı oluyor.
wasabili fıstıkların hayranıyım :)
- spatbilette
isviçrelilerin mükemmelliyetçiliği sayesinde tabiki tren sistemleri de bir güzel işliyor, eğer tren geç kalıyorsa kesin italyadan geliyordur şeklinde bir geyikleri var. ama cidden eğer ülkelerarası tren geç kalıyorsa sebebinin isviçre kaynaklı olduğunu henüz görmedim. italyan tarafından gelip alman tarafına sizi götürecek bir tren bekliyorsanız ve o tren geç kaldıysa sorunun italyadan kaynaklandığına emin olabilirsiniz. o trenlerin daha zamanında geldiğine raslamadım ben.
sparbilette ise sbb'de satılan indirimli tren biletleri. yoğunluğun fazla olmadığı saatlerde tren biletlerini gayet ucuza satıyorlar. bir de eğer günü birlik zürihten cenevreye ya da lugano falan gitmek isterseniz günlük kart alın çok daha ucuza geliyor.
-halbtax
-gleis 7
-GA
-aylık
- bir isviçre ayağı, iki isviçre kolu...
haha bunu yeni öğrendim. bizdeki bir akçe iki ölçü beş adım gibi eski ölçü birimlerinin değişik versiyonları tabiki isviçrelilerde de varmış
- zürisacke, çöpler, geridönüşüm, olala..
- coop & migros , aldi ve diğerleri
- galiba her temmuz istisnasız yağışlı geçiyor. kısa süreli gelmeye niyetlenirseniz en azından temmuz başı- ortası gibi uğramamaya çalışın. ağustos güzel ama göle falan girliyor, limmat kenarında güneşleniliyor. o zaman sevesim geliyor zürihi ama o vakit de sınavlar oluyor beni hayattan uzaklaştırıyor
- üniversite öğrencisiysen şahane spor imkanları var, sömürmeli
- ayrıca zürihte uzun süreli kalıyorsan pestallozzi bibliothek e gidip üye olunmalı, öğrenci olarak üye olmak oldukça ucuz, tamını bilmiyorum, ve film/müzik/kitap arşivi şahane. gerçi popüler kitap,roman tarzı şeyleri ben pek beğenmedim ama faideli şeyler gani gani. seviyorum kendisini, ve şu an hatırladım ki sağlam borç yaptım oraya! oo şit
şimdilik bunlar aklıma geldi. boşlukları sonra doldururum... bir mart sonu fotoğrafıyla da bitireyim, içim sıkıldı kar görmekten, gel artık yaz..